Suçlu bulundu: Beyin!

Kadınların en sık kullandığı cümle galiba; ‘Beni hiç anlamıyor!’ Anlamasını da beklememeli. İşte gerçek: Erkekler ve kadınlar beyinlerinin farklı bölümlerini kullanıyor...

‘Seni seviyorum’ demiyor. Özel günlerimizin tarihini önemsemiyor. Alışveriş merkezine gitmek istiyorum, gelmiyor. Ailemle iletişimini güçlendirmek için hiçbir şey yapmıyor. Evlilik fikri ona uzak. Çocuk kelimesi cümle içerisinde özne bile olmuyor. Tanrım galiba onunla ayrı dünyaların insanlarıyız!

Durun! Sakinleşin! Evet ayrı dünyaların insanlarısınız, daha doğrusu ayrı beyinlerin sahiplerisiniz; tıpkı diğer tüm erkek-kadınlar gibi... İlk olarak bilmeniz gereken şu; erkekler beyinlerinin sol yarım küresini daha çok kullanırken kadınlar sağ yarım küresini aktif kullanıyor. Bunun tabii bilimsel bir açıklaması var. Her şeyin suçlusu bir hormon ve hikayenin başlangıcı anne karnında geçirdiğimiz 9 aya kadar uzanıyor. Testosteron beynin sol yarım küresinin gelişimini hızlandırıyor. Bu hormon erkek bebeklerde daha fazla olduğu için de onlar bu bölümü daha fazla kullanıyor.

FARKI, BAKIŞ AÇISI

Peki sağ beyni ya da sol beyni daha etkin kullanmak hayatımızda neleri değiştiriyor?

• Sağ beyin özgürlüğüne daha düşkün. Bu da kadınların farklı düşünceleri daha kolay kabul etmesini sağlıyor. Yani kadınlar değişime daha açık. Düzenlerini değiştirmekte çok zorlanmıyor. Evlilik fikri belki de bu nedenle kadınlara daha yakın.

• Kadınlar görselliğe erkeklerden daha fazla önem veriyor... Kadınlar kadınların ne giydikleri, saçlarını ne zaman boyattıkları, hatta oje renkleri ile erkeklerden daha fazla ilgileniyor.

• İşte acı gerçek: Kadınlar hayatlarını, özellikle ilişkileri taktikler üzerine kurguluyor. ‘Önce o arasın, mesajına hemen yanıt yazmayayım hevesli sanmasın, randevuya geç gideyim bekletmek çekiciliği artırır’ gibi stratejiler geliştirmek kadınlara özel. Erkekler çok daha düz mantıkla ilerliyor. Aramıyor olması meraklandırmak için değil, gerçekten işi olduğu için!

• Gelelim duygu meselesine. Kadınların duygusallığı da kalpten değil, beyninden aslında. Erkekler mantık, kadınlar sevgi üzerine kurulmuş... Siz hiç arkadaşıyla tartıştığı için günlerce uykuları kaçan bir adam gördünüz mü?

• Uzun tartışmalar kadınların işi! Eğer bir kadın karşısındakinden istediği cevabı alamıyorsa susma ihtimali çok düşük. Durum erkeklerde farklı. Konu kapansın diye ‘tamam haklısın’ dedikleri kesin. Ama bu kadınların her istediğini yapacağı anlamına gelmiyor; sakın yanılmayın!

• Çevrenizdeki erkeklerin telefonla konuşmalarını gözlemlediniz mi? Kısa bir hal hatır sorma süreci, oradan direkt konuya bağlanma, veda… Hepsi bu! En fazla 5-6 dakika… Kadınlar ise uzun uzun merhaba, en son görüşmeden bugüne kadar yaşanılanların gün gün analizi, oradan ‘minik’ dedikodulara geçiş… “Ben seni ne için aramıştım? Neyse yine konuşuruz…” Yapılan araştırmalar kadınların ortalama 20 dakika telefonda konuşabildiklerini gösteriyor. Bunun nedeni ise basit; sağ beyni çok yönlü çalışıyor ve konudan konuya atlamaları da ‘biraz’ konuşmalarına neden oluyor.

• Matematik konusunda ise erkekler daha iyi. Psikolog Özer Öztürk, “Sol beyin yarım küresini kullananlar matematiksel düşünme, analiz yapabilme becerisini etkin kullanırlar” diyor. Bu da erkeklerin parayı daha mantıklı harcamalarını açıklıyor. Teknoloji konusunda yetenekleri de bundan kaynaklanıyor. Ve evet: Erkekler kadınlardan daha iyi otomobil kullanıyor. Bunun da analitik düşünmeyle doğrudan ilgisi var.

• Erkeklerin matematikte başarılı olmaları akademik başarısıyla doğru orantılı değil. Kadınlar okulda erkeklerden daha başarılı. Bu da sağ beynin planlama konusunda kadınları desteklemesinden kaynaklanıyor. Ev ödevini düzenli yapan, okula devamlılığı daha fazla olan ve sınav döneminde planlı çalışan kadınlar okulda da beş yıldızlı pekiyiyi hak ediyor tabii…

ELELE


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:02 Aralık 2016Yayınlanma Tarihi:18 Şubat 2016

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.