Ne kadar çok deneyim o kadar çok beyin hücresi

Birlikte yetişen tek yumurta ikizleri bile genelde çok farklı gelişiyor. Ne kadar çok deneyim o kadar çok beyin hücresi.

Birlikte yetişen tek yumurta ikizleri bile genelde çok farklı gelişiyor. Ne kadar çok deneyim o kadar çok beyin hücresi.

beyin_hucresiFarelerle gerçekleştirilen yeni bir araştırma bu farkın beyin yapısına da yansıdığını gösterdi. Anlaşıldığı üzere çevrenin kendisi değil, o çevrede yaşanan deneyimler önemli. Deney hayvanları arasında etkin olanlarda daha fazla yeni beyin hücrelerinin geliştiği saptanmış. “Doğuştan varolan mı yoksa sonradan edinilen mi?” Aslında bu karşıtlık günümüzde pek geçerli değil, doğrusu “Doğuştan varolan ve sonradan edinilen” olmalıdır. Bu genetik açıdan bile geçerli. Bu şu demek: bazı genlerin etkinleşeceğine de çevre karar veriyor. Buna göre en azından genetik açıdan özdeş olan ve aynı çevrede büyümüş olan ikizlerin göreceli olarak benzer bir şekilde gelişmeleri gerekirdi. Fakat ikizlerle gerçekleştirilen araştırmalar, aynı kalıtıma sahip olup aynı çevrede büyümelerine rağmen zamanla oldukça farklı kişilikler geliştirebildiklerini gösterdi.

BEYNİMİZ NASIL ÇALIŞIYOR

Psikologlar ve davranış genetikçileri bu durumun “paylaşılmayan çevreyle” ilgili olduğunu tahmin ediyor. Bununla birlikte kavram, bilim insanları arasında biraz tartışmalı. Çünkü bu şekilde tam olarak neyin açıklandığı anlaşılmadığı gibi bu zor anlaşılır faktörlerin, bireysel gelişimi gerçekte ne derecede biçimlendirdikleri belli değil diyor bilim insanları. Dresden Teknik Üniversitesi’nden Julia Freund ve ekibi bu konuya bir açıklık getirebilmek farelerle deneyler gerçekleştirdi. Kafeste yaşayan farelerde çevrenin etkisi, zenginleştirilmiş çevrelerle test edilmektedir. Bu ortamlar fareleri öğrenmeye, problem çözmeye ve genel olarak daha fazla etkinliğe yöneltiyor. Örneğin zenginleştirilmiş çevre ile fakir bir çevrede yetişen eş kalıtımlı fareler karşılaştırıldığında, ilk çevrenin hayvanların beyin gelişimi üzerinde olumlu etki yaptığı görülmüş. Çok uyarıcı bir çevrede (hipokampüsün bir bölümünde) yeni beyin hücreleri bile gelişebiliyor.

YENİ NÖRONLARIN NİTELİĞİ

Yirmi yıldan bu yana bilindiği üzere insanda da aynı bölgede yeni nöronlar oluşabilmekte. Daha önceleri yetişkin insanlarda sinir hücresi yenilenmesinin mümkün olmadığı sanılıyordu. Tahminlere göre sonradan oluşan sinir hücreleri, yeni ve karmaşık olaylarla başa çıkmayı mümkün kılıyor. Fakat uyarıcı çevrenin tek başına işe yaramadığını şimdi Freund ve ekibi gösterdi. Bilim insanları genetik açıdan özdeş olan kırk fareyi üç ay boyu aynı uyarıcI çevrede yaşamalarına izin vermişler. Fareler şaşırtıcı bir şekilde bağımsız bir şekilde gelişmiş. Üç aylık evrenin sonunda kemirgenlerin hem ağırlıklarında hem de beyin hacimlerinde farklılıklar görülmüş. Gerçi fakir çevrede yaşayan kontrol grubuna kıyasla hepsinde daha fazla nöron oluşmuş, ama uyarılmış grup içinde bile farklılıklar söz konusu. Araştırmacıların fark ettikleri gibi bundan hayvanların çevre içinde ne sıklıkta hareket ettiklerini gösteren parametre sorumlu. Bu amaçta farelerin hareketleri küçük vericilerle kaydedilmiş. Yani tüm ortamı yoğun bir şekilde araştırarak daha fazla deneyim yaşayan hayvanların beyninde daha fazla nöron gelişmiş. Bu açıdan bakıldığında “paylaşılmayan çevre” aynı çevre içinde sadece bazılarının etkin olduğu bir bölge olarak açıklanabilir. Son araştırma böylece çevre içinde etkin olmanın memelilerin beynine iyi geldiğinin bir kanıtı. Örneğin insanlarda gerçekleştirilen bazı deneysel incelemeler, bedensel ve zihinsel etkinliklerle demansın önlenebildiğini en azından gelişiminin yavaşlatıldığını göstermiştir. Belki de yeni sinir hücrelerinin gelişimini bile tetikliyor olabilirler. Son olarak yine de genetik açıdan özdeş olan hayvanların niçin en başından itibaren farklı davrandıkları sorusu kalıyor geriye. Niçin bazıları etkin, diğerleri pasif? Bundan farelerin davranışlarıyla güçlenen küçük epigenetik varyasyonların sorumlu olduğu düşünülmekte. Pasif veya aktif yol bir kez tutulduğunda bireysel farklılıklar zamanla iyice belirginleşiyor. Böylece zamanla çevre de farklılaşıyor ve kişisel bir yaşam alanına dönüşüyor, ya da bilim insanlarının dediği gibi: “Yaşadığımız hayat, kim olduğumuzu belirliyor.” CUMHURİYET BİLİM TEKNOLOJİ EKİ

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:24 Mayıs 2013Yayınlanma Tarihi:28 Mayıs 2013

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.