Erişkin Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB)

Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu, çocukluk çağında başlayan, oldukça yaygın nörogelişimsel bir hastalıktır.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi'nden Yrd. Doç. Dr. Semra Kaya Baripoğlu anlattı:

Temel belirtileri, dikkat eksikliği, aşırı hareketlilik ve dürtüselliktir. Bazı çocuklarda dikkat eksikliği ve aşırı hareketlilik/dürtüsellik bir arada görülürken, bazılarında sadece aşırı hareketlilik ve dürtüsellik ya da sadece dikkat eksikliği görülmektedir. Güncel araştırmalar DEHB’li çocukların yaklaşık üçte birinde hastalığın erişkin yaşlarda da devam ettiğini göstermektedir. Tahminler %40-60 lara kadar yükselmektedir.

Genel nüfus içindeki oran % 4-5 ve erkeklerde kadınlardan 2-3 kat daha fazla olduğu düşünülmektedir. Hastalık tablosunun ortaya çıkışında biyolojik faktörlerin ve genetik geçişin önemli rolü olduğu genel kabul gören bir görüştür. Karmaşık motor ve bilişsel işlevlerin yürütülmesiyle ilişkili beyin bölgelerinde dopaminerjik aktivitedeki yetersizliğin bu hastalığa yol açtığı düşünülmektedir. Araştırmalar bazı olası genleri ortaya çıkarmış; ancak henüz hiçbir gen, hastalığın kesin sorumlusu olarak gösterilememiştir. 

Çalışmalar gen-çevre ilişkisi üzerinde yoğunlaşmaktadır. Erişkin DEHB yaygın bir hastalık olmasına karşın, hastaların %20 den daha azı tanı konup tedavi alabilmektedir. Çocukluk çağında aşırı hareketlilik daha sık görülürken, erişkinlerde dürtüsellik ve dikkat eksikliği ile ilgili belirtiler ön plandadır. Hastalık erken dönemde yakalanıp tedavi edilmediği takdirde; tabloya başka psikiyatrik hastalıklar da eklenmekte ve çok ciddi psikolojik, mesleki ve sosyal kayıplara yol açmaktadır.

Kişinin zeka düzeyi (IQ) yüksek olsa bile, DEHB’nun yaşam kalitesini son derece olumsuz etkilediği bilinmektedir.

Hastalığın Tanısı

Hastalığın kesin tanısını sağlayacak belirli bir test yoktur. Hastanın gelişimiyle ilgili çocukluktan başlayarak ayrıntılı şekilde bilgi alınması gerekir. Hasta ve yakınlarının hastalık belirtileriyle ilgili gözlemlerini derecelendirdikleri özel geliştirilmiş ölçekler kullanılır. Klinik bilgilere ek olarak, dikkat ve konsantrasyonu ölçmek için özel olarak geliştirilmiş testler uygulanır ve sonuçlar klinik bilgilerle birlikte değerlendirmeye alınır. Kantitatif Elektroensefalogram (QEEG): son yıllarda yapılan araştırmalar, erişkin DEHB olanlarda QEEG de yavaş dalga aktivitesinde normal bireylere göre artış olduğuna ve bu bulgunun DEHB olanları normallerden ayıran bir tanı aracı olarak kullanılabileceğine dair sonuçlar ortaya koymaktadır. Hastalığın diğer nörolojik hastalıklardan ayırt edilmesinde de QEEG den yararlanılmaktadır.

Hastalığı yaşayanlarda görülen özellikler

Dikkatsizlikle ilgili olarak:
- ayrıntılara dikkat edemez, sık hata yapar
;- bir işle uğraşırken dikkati kolayca dağılır
- kendisiyle konuşulurken dinleyemez, aklı başka yerde gibi görünür
- yönergeleri izleyemez, başladığı işi bitiremez - yapması gereken işle ilgili organize olamaz
- sürekli dikkat gerektiren işlerden kaçınır, bu tür işleri sevmez
- sık sık bir şeyleri kaybeder
- dikkati dış uyaranlarca kolayca dağılır - sık sık unutkanlık yaşar Aşırı Hareketlilikle ilgili olarak:

1. elleri ayakları oturduğu yerde bile kıpır kıpırdır 2. bir yerde uzun süre, sakince oturamaz, hemen ayağa kalkar 3. bir etkinliği sakin bir şekilde sürdüremez 4. çoğu zaman hareket halindedir, işlerini ayakta dolaşırken yapar 5. çok konuşur, dinlemekten hoşlanmaz Dürtüsellikle ilgili olarak: 1. Kendisine soru sorulduğunda bitmesini beklemeden yanıt verir 2. Sıklıkla başkalarının sözünü keser ya da işinin arasına girer 3. Çok sabırsızdır, sıra bekleyemez

Hastalığın günlük yaşama etkileri

Erişkin DEHB’li bir kişide duygusal iniş çıkışlar sıktır, birkaç gün gayet keyifli iken izleyen günlerde sinirli ve gergin olur. Kolay mutlu olamaz, hayal kırıklıkları ile baş edemez. Öfkesini yatıştıramaz, ufak tartışmaları kavgaya dönüştürür. Rekabetçi ve iddiacıdır; tehlikeyi ve riski sever. Uyku düzeni bozuktur, çok az ve tedirgin uyur. Bu kişiler zorluklara dayanmakta güçlük çeker ve kolayca pes ederler. Sonuçlarını düşünmeden ani karar alıp uygularlar; sık sık iş ve sevgili değiştirirler. Birden fazla işle uğraşıp çoğunu yarım bırakırlar. Tehlikeli araba kullanmayı severler. Dikkatleri çabuk dağıldığı için zihinsel performans gerektiren işlerden kaçınırlar, hareketli işleri tercih ederler.

Eşlik eden psikiyatrik hastalıklar

Erişkin DEHB olanlarda depresyon, manik-depresif bozukluk, kaygı bozukluğu, tik bozuklukları, Tourette sendromu, uyuşturucu madde kullanımı, uyku bozuklukları, öğrenme güçlükleri ve kişilik bozuklukları sıklıkla tabloya eşlik etmektedir. Çevre koşulları buna yatkın olanlarda antisosyal kişilik bozukluğu (suç işleme, bıçak-silah taşıma, yaralama/ölümle sonuçlanan kavgalara karışma ve bunlardan pişmanlık duymama…vb) gelişmektedir. Bozulmuş öğrenme süreçleri; davranış sorunlarıyla baş etmek için kendi kendini tedavi çabası, hastayı alkol ve diğer uyuşturucu maddeleri kullanmaya yöneltir. Bu hastalarda uyuşturucu maddelere bağımlı olma sıklığı %50 leri bulmaktadır. Yoğun alkol ve madde kullanımı ise dikkat dağınıklığı ve davranış sorunlarının artmasına yol açar ve bir kısır döngü oluşur. ,

Erişkin DEHB’da Tedavi

İlaç tedavisi birinci adımda uygulanacak tedavi seçeneğidir. Dopaminerjik  sistem  üzerinden etki gösteren psikostimulan ilaçlar %80 i bulan başarı oranıyla en güçlü tedavi etkisine sahiptir. Bu gruptan başka, Noradrenalin üzerinden etki gösteren daha yeni ilaçlar ve antidepresan gruptan ilaçlar da tedavide kullanılmakta ve oldukça iyi sonuçlar alınmaktadır. Psikoterapi: DEHB olan kişilerde zaman yönetimi, planlama, organizasyon, sosyal beceri eğitimlerini içeren Bireysel Kognitif-Davranışçı terapi ve Grup terapileri ilaca ek olarak fayda sağlamaktadır.

Ailenin hastalıkla ilgili bilgilenmesine ve hastayla yaşanan iletişim sorunlarına çözüm üretmeye yönelik Aile terapisi de gerekli durumlarda uygulanmaktadır. EEG Biyofeedback: Özel geliştirilmiş bir sistem yardımıyla, görsel ve işitsel geri bildirimleri kullanarak beyinde beta dalga aktivitesini artırmayı ve teta aktivitesini düşürmeyi sağlayan bir eğitimdir. Bu eğitimin hastalarda akademik, entelektüel ve davranışsal alanlarda yarar sağladığı araştırmalarla gösterilmiştir. Çalışılan bir diğer eğitimle de (SMR) davranışsal ve bilişsel alanlarda belirgin düzelme gözlenmiştir.


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:27 Temmuz 2015Yayınlanma Tarihi:08 Nisan 2010

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.