Çocuğunuz sünnetten korkuyor mu?

Çocuğunuz sünnetten korkuyor mu? Ne yapmalı? Çocuğunuzu nasıl sakinleştirmelisiniz?

Sünnet konusunda çocuğun sakin kalmasının, ailenin tutumu ile çok ilgili olduğuna dikkat çeken uzmanlar, “Aile sünnet hakkında hekimlerden bilgi edinmeli ve önce kendi korkularını yatıştırmalı. Çocuğun sakin kalması buna bağlıdır” uyarısında bulunuyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Çocuk Ergen Psikiyatri Uzmanı  Yrd. Doç. Dr. Mine Elagöz Yüksel, sünnet konusundaki korkuların yenmesinde ailenin tutumunun çok önemli olduğunu söyledi.

ÖNCE ANNE-BABA KORKULARINI YATIŞTIRMALI

Ailelerin sünnetin nasıl bir işlem olduğu hakkında hekimlerinden bilgi edinmelerinin ve kendi korkularını yatıştırabilmelerinin önemli olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Mine Elagöz Yüksel, “Çünkü çocuğun sakin kalması, ailenin sakin olması ile bağlantılıdır. Bir- iki yaş arasında kısa açıklamalar yeterli olabilirken okul dönemi çocuklarına neden sünnet yapılacağı ve sünnet işlemi, doğru zamanda, öncelikle güvendiği aile yakını (tercihen baba) sonra hekimi tarafından anlayabileceği dilde anlatılmalıdır” dedi.

KORKUTUCU SÖYLEMLER DÜZELTİLMELİ

Çocuğa karşı destekleyici olunması gerektiğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Mine Elagöz Yüksel, “Çevreden duyduğu, örneğin pipisinin tamamen kesileceği, canının çok yanacağı gibi onu korkutmuş söylemler yatıştırıcı bir dille düzeltilmelidir. Sünnetin pipisinin ucundaki bir bölümün düzenlenmesiyle ilgili olduğu, tümden kesmenin söz konusu olmadığı, anestezi uygulanacağı ya da canının bir miktar acıyabileceği belirtilmelidir” diye konuştu.

3-6 YAŞ ARASINDA SÜNNET YAPILMAMALI

Yrd. Doç. Dr. Mine Elagöz Yüksel, özellikle 3-6 yaş arasında sünnetten kaçınılması gerektiğini belirterek sünnet için en ideal iki zaman bulunduğunu söyledi. Yrd. Doç. Dr Yüksel, şunları söyledi:

“Sünnet tıbben zorunluluk olduğu hekim tarafından bildiriliyorsa çocuğun yaşı kaç olursa olsun yapılmalıdır. Böyle bir zorunluluğun olmadığı hallerde çocukları sünnet etmek için 2 ideal zaman bulunmaktadır. Bu dönemler yenidoğan dönemi (özellikle ilk 3 hafta) ya da 6-10 yaş arasıdır. Özellikle 3-6 yaş arası sünnetten kaçınılmalıdır. 3-6 yaş arası çocukta kastrasyon anksiyetesi olarak adlandırılan kendisine ceza verilmesi amacıyla pipisinin kesilmesi endişesi bulunmaktadır. Aynı zamanda bu dönem beden bütünlüğünün önem kazandığı, korkuların yoğun yaşandığı, küçük yaralanmaların abartılabileceği bir dönemdir. Yine 10 yaş sonrası ergenliğe adım atan çocuğa sünnet yapılması tavsiye edilmemektedir. 6 yaş sonrası yapılacak sünnetler, eğlenceli törenlerin ve hediyelerin çocuğun kaygısını azaltmakta faydalı olabileceği nedeniyle toplumumuzda tercih edilmektedir.”

SÜNNET ÇOCUKLARI NASIL ETKİLER?

Sünnetin dinimizce ve sağlık açısından önerilen bir işlem olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Mine Elagöz Yüksel, sünnetin yapılma zamanı, anlatılış şekli ve yapılış koşulları uygun olduğu sürece çocuğun ruhsal gelişiminin olumsuz etkilenmesinin azalacağını söyledi. “Kaç yaşında olursa olsun sünnet çocuk için korku duyulan bir girişimdir” diyen Yüksel, “Yeni doğan bebeklerin acı duymadığı düşüncesinin son zamanlarda yapılan çalışmalarla doğruyu yansıtmadığı görülmüştür. Birtakım çalışmalarda yenidoğan bebeklerin sünnet esnasında, kalp atım hızlarının normalin üstüne çıktığı, salınan kortizol miktarının arttığı bildirilmiştir. Küçük çocuklar sünnet işlemini vücutlarına zarar verecek bir işlem olarak görebilir ve işlem sonrası kabuslar, öfke atakları, utanç, kekemelik gibi belirtiler yaşayabilirler. Sünnetin uzun dönem etkileri ise net bilinmemektedir. Ancak iki yaşından önce ya da altı yaşından sonra, çocuğun ruhsal ve fiziksel olarak hazırlandığı, uygun şartlarda yapılan sünnet işleminin, ruhsal açıdan büyük sorunlar oluşturmadığı varsayılmaktadır” diye konuştu.


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:14 Haziran 2019Yayınlanma Tarihi:15 Ağustos 2017

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.