Deprem Travma Psikolojisi

Cep'te beyin kanseri delili bulunamadı

Beyin tümörlerinde cep telefonu kullanımına bağlı artış görüldüğünü destekleyen bir delil bulunamadı.

Cep'te beyin kanseri delili bulunamadı

Beyin tümörlerinde cep telefonu kullanımına bağlı artış görüldüğünü destekleyen bir delil bulunamadı.

Dünya Sağlık Örgütü’nün son araştırmasında, en sık rastlanan beyin tümörlerinde cep telefonu kullanımına bağlı artış görüldüğünü destekleyen bir delil bulunamadı. DÜNYA Sağlık Örgütü’ne bağlı Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı’nın (IARC) desteklediği, cep telefonu kullanımı ile beyin tümörü riski arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarmak için yapılan araştırmanın nihai raporu yayımlandı.

BEYİNLE İLGİLİ BİLGİ ALMAK İÇİN TIKLAYIN...

Araştırmada, cep telefonlarının yaydığı RF enerjisini en çok çeken 4 tip tümöre odaklı bir vaka-kontrol çalışması yapıldı. Kafatasında glioma (beyin hücreleri tümörü) bulunan 2 bin 765, meningioma (beyin zarı tümörü) bulunan 2 bin 425, acoustic neuroma (kulak içi hücreleri) tümörü bulunan bin 121 ve malignant parotid gland (tükrük bezi) tümörü bulunan 109 hastaya karşılık, tümör bulunmayan 7 bin 658 kişilik kontrol grubu incelendi.

GÜVENİLİR SONUÇLAR

Sonuçta, boyun tükürük bezi tümörü hariç, diğer 3 kanser türünde, cep telefonu kullanımına bağlı artış görüldüğünü destekleyen bir delil bulunamadı. Bu sonucun yansıtıldığı raporda, cep telefonunun uzun dönemli ve yoğun kullanımının olası etkilerine yönelik ileri araştırmaların yapılması gerektiği de vurgulandı. Araştırma sonuçlarını değerlendiren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunaya Kalkan, raporun güvenilir sonuçlar ortaya çıktığını ifade etti. Kalkan, şunları kaydetti: “Cep telefonları ve baz istasyonları iyonize olmayan ışıma yayarlar. Bu ışımaların insan sağlığına etkisi olup olmadığı uzun yıllardır araştırılıyordu. Bu kez nihai rapor ile çalışmanın sonlandığı bildirildi. INTERPHONE’un araştırma sonuçları normal cep telefonu ile cep telefonun kafaya yaslandığı bölgedeki beyin, beyin zarı, kulak içi ve tükürük bezi tümörleri arasında bir ilişki olmadığını ortaya koyuyor. Ancak uzun süreli kullanımlarda daha çok araştırmaya ihtiyaç duyulabileceği belirtiliyor.” Hürriyet
Paylaş:



İlginizi Çekebilcek Diğer Yazılar
  • Prof. Dr. Oğuz Tanrıdağ: “Süper yaşlılık için aktif ve sosyal bir yaşam lazım”
  • İnsan vücudunda doğal olarak olan, duygusal tepkilerin kontrolünde rol oynayan dopamin beyne sinyaller ileten kimyasal bir maddedir. Dopamin nedir, so
  • Beyin, omurilik ve sinirleri kapsayan sinir sisteminde çok sık karşılaşılan pek çok farklı tümör bulunuyor.
  • Günlük yaşamda hayata katılacak bazı rutinlerle beyin ve hafızayı geliştirmenin mümkün olduğunu biliyor musunuz?
  • TMU yöntemiyle beyinde ihtiyaç duyulan alanlar harekete geçiriliyor.
  • Psikoterapi alanında kullanılan biofeedback ve nörofeedback yöntemlerinin bireye vücudun verdiği tepkileri somut şekilde gösterdiğini kaydeden Uzman K
  • Randevu Al