İYİ BİR ANNE OLAMAMA KAYGISI

Anneyizbiz
 
İyi bir anne olamama kaygısı hamilelerin büyük bir çoğunluğunda görülüyor. Ama böyle düşünmeyin...

 


Vücudunuzda değişen hormon dengesiyle beraber, bazı fizyolojik değişiklikler yaşamaya başlarken, duygusal iniş çıkışlarınız da bunlara eşlik etmektedir. Mutluluk, endişe, kaygı ve korkular gibi pek çok duygu sizi etkilemeye başlamıştır. Daha sık ağlarsınız.

Bir gün karnınızdaki bebeğinizle ilgili sevinç duyarken, diğer gün: “Acaba doğru zaman mıydı?” diye düşünür durumda kendinizi bulabilirsiniz. Bu duygusal iniş çıkışlar son derece normaldir. Bunlardan ötürü suçluluk duymamalısınız.

BU DÖNEMİ ATLATMANIZ İÇİN ÖNERİLER


•Hissettiklerinizi sadece siz yaşamıyorsunuz. Pek çok anne ikinci doğumu olsa bile aynı kaygılara sahiptir. Bunu bilin “yalnız değilsiniz.”

•Bedensel değişiklikleriniz olacağını göz ardı etmeyin. Her işi eskisi gibi yapamayabilirsiniz. Kendinizi bu konuda zorlamayın. İşler biraz daha bekleyebilir.

•Değişen hormonlarınız nedeniyle çözümsüz hissettiğiniz anlar olacaktır. Korkmayın. Çözümsüz hiçbir olay yoktur. Size destek verebilecek biri mutlaka bulunur.

•Yaşamınızda meydana gelebilecek değişikliklerden dolayı endişeye kapılabilirsiniz. Her şeyi planlamaya çalışmayın. Başlangıçta olabilecek olaylar ile ilgili basit planlamalar yeterli olacaktır.

•Kendinizi anneliğe hazırlayın. Rahat ve sakin olursanız her şeyin yolunda gideceğine inanın. Düşüncelerinizi kontrol etmeyi öğrenin.

•Negatif olaylardan da uzak durun. Sizi negatif etkileyen kişileren de uzak durun. Bunun yerine içinize mutluluk ve huzur getirebilecek aktivitelerde bulunun.

•Mükemmel olmaya çalışmayın. Bir işi iyi yapmaya çalışmak başka bir şey mükemmeliyetçilik başka bir şeydir. Mükemmel ebeveyn de yoktur.

•Beslenmesi ve fiziksel gelişimi konusunda kaygı duymaktan vazgeçin. Açlıktan ölen bebek yoktur. Kilo alımlarını ve diğer gelişimlerini başka bebeklerle kıyaslamayın. Her varlığın gelişim süreci kendisine göredir.

•Eşinizle ve konuşurken kendinizi rahat hissettiğiniz birisi ile duygularınızı paylaşın. Ancak sizi eleştiren birisi ile bunu yapmayın. Sizi dinlesin ve duygularınızı anlamaya çalışsın.

•Ağlamak istediğinizde buna engel olmayın. Güçsüz görünmekten çekinmeyin. Size yardımcı olabileceğini düşündüğünüz insanlardan işler konusunda mutlaka destek alın.

•Bilgilenmeye çalışın. Ama bunu doğru yerlerden yapmalısınız. Eşinizden dostunuzdan tavsiye almayın. Kaygınızı arttıran kişilerden de bilgi almayın. Düşüncelerinizi açan, vizyonunuzu genişleten, felaket senaryoları yerine gerçekten bilgilendiğinizi hissettiğiniz uzmanları tercih edin.

•Kendinizi pratik bilgilerle donatın. Bilgilenmek kaygılarınızı azaltacaktır. Eğitimlere katılabilir, psikolojik danışmanlık alabilirsiniz. “Bizim zamanımızda psikologlar mı vardı?” yaklaşımından uzak durun. Çağ değişiyor, çocukların yapısı değişiyor, yenilikçi fikirleri olan uzmanlardan bilgilenin.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:12 Şubat 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.