BAŞARIYI ARTTIRIYOR

A.A

Doğacak bebekteki sayısal ve yapısal kromozom bozukluklar ve tek gen hastalıkları belirlenebiliyor.

 


Tüp bebekle elde edilen embriyolarda yapılan genetik incelemelerle, doğacak bebekteki sayısal ve yapısal kromozom bozuklukların ve talasemi ve kistik fibrozis gibi tek gen hastalıkları belirlenebiliyor.

Uzmanlar, genetik tanı yöntemlerinin, tüp bebek uygulamasının başarı şansını artırdığını, klinik gebelik oranını yükselttiğini, gebeliğin düşük ile sonuçlanma riskinin azaldığını, gebeliğin tıbbi sonlandırma gerekliliğini düşürdüğünü, tekrarlayan başarısız tüp bebek denemelerinin getirdiği mali yük ve psikolojik baskıyı azalttığını ifade ediyor.

Kadın Hastalıkları Doğum, İnfertilite ve Tüp Bebek Uzmanı Operatör Dr. Tolga Ecemiş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tüp bebek tedavisinde genetik tıpta yapılan çalışmalarla başarının arttığını söyledi.

Genetik biliminde gelişmelerin, tüp bebek yöntemiyle geliştirilen embriyolarda genetik incelemeler yapılmasına olanak sağladığını belirten Ecemiş, bu yöntemin “embriyoda genetik tanı (Preimplantasyon Genetik Tanı)” olarak isimlendirildiğini ifade etti.

Ecemiş, bu işlemin yumurta ve sperm hücrelerinin laboratuvar ortamında döllenmesi sonucunda gelişen embriyolardan 1 veya 2 adet hücre alınması ile yapıldığını anlatarak, alınan hücrelerde özel yöntemler kullanıldığını dile getirdi.

Bu yöntemle, doğacak bebekteki sayısal ve yapısal kromozom bozukluklarla talasemi ve kistik fibrozis gibi tek gen hastalıklarının tanısının konulabildiğini ifade eden Ecemiş, bu işlem sırasında sağlıklı embriyoların, anne adayına transfer edilerek sağlıklı bebeklerin dünyaya getirildiğini söyledi.

“TEK GEN HASTALIĞI RİSKİ TAŞIYAN EŞLERE UYGULANIYOR”


PGT testinin kimlere yapılabileceği hakkında bilgi veren Ecemiş'in verdiği bilgiye göre, test 35 yaş ve üzeri yaştaki anne adaylarına, iki veya daha çok tüp bebek uygulanmasına rağmen gebelik elde edilememiş çiftlere, tekrarlayan erken gebelik kayıpları (düşükleri)olan çiftlere, dengeli translokasyon taşıyıcısı çiftlere uygulanabiliyor.

Bunun dışında test, ailevi Akdeniz anemisi, Orak hücre anemisi gibi tanısı mümkün olan bazı tek gen hastalıkları yönünden risk taşıyan eşlere, önceki gebeliklerden genetik hastalıklı bir çocuk sahibi olan çiftlere, kromozom bozukluğu gebelik öyküsü olan annelere ve testikuler sperm kullanımı (TESE) olgularında yapılıyor.

GENETİK TANININ GELDİĞİ SON NOKTA '24 SURE' TEKNİĞİ


Genetik tanıda sayısal kromozomal bozukluk taramalarında da önemli gelişmeler yaşanıyor.

Bugüne kadar 6 ile 8 kromozomun incelenebildiği anöploidi sayısal kromozomal bozukluk taramaları, yerini 24 kromozomun taranabildiği “array cgh” teknolojisine bırakıyor.

“24 sure”nin, 24 kromozomun aynı anda incelenmesine olanak sağlayan yeni bir anöploidi tarama yöntemi olara gösteriliyor. Yapılan çalışmalar, 24 sure sistemi ile kromozomal anomalilerin yüzde 89 güvenilirlik oranı ile belirlenebildiğini ortaya koyuyor.

24 sure teknolojisi ile gebelik oranlarının artırılması, düşüklerin azaltılması ve tek embriyo transferi ile çoklu doğumların önüne geçilmesi amaçlanıyor.

PGS'de 24 kromozom teknolojisi kullanıldığında gebelik oranları 2 kat artıyor.

24 kromozom taranarak uygulanan PGS ile implantasyon oranlarının arttırılması ve transfer edilecek embriyoların daha ayrıntılı eliminasyonu neticesinde tek embriyo transferi ile çoğul gebeliklerin de önlenmesi hedefleniyor.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:10 Temmuz 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.