Meslek hastalıkları tespit edilemiyor

Meslek hastalıklarının tespitinde yaşanan sorunlar, bu hastalıklar nedeniyle hayatını kaybeden veya mağdur duruma düşen işçilerle ailelerinin hak kaybı yaşamasına sebep oluyor.

Meslek hastalıklarının tespitinde yaşanan sorunlar, bu hastalıklar nedeniyle hayatını kaybeden veya mağdur duruma düşen işçilerle ailelerinin hak kaybı yaşamasına sebep oluyor.

Meslek hastalıklarının  tespitinde yaşanan sorunlar, bu hastalıklar nedeniyle hayatını kaybeden veya  mağdur duruma düşen işçilerle ailelerinin hak kaybı yaşamasına sebep oluyor. Ankara Meslek Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Hınç Yılmaz, meslek  hastalıkları hastanelerinin sadece Ankara, İstanbul ve Zonguldak'ta bulunduğunu,  bu durumun kayıtlı 10 milyonun üzerinde işçi olduğu düşünüldüğünde yetersiz  kaldığını ifade ederek, “Ülkemizde çok hızlı bir sanayileşme ve buna bağlı  olarak da hızlı bir endüstriyel kirlenme var. Bununla ilgili tedbirler hemen  alınmaz ise ileride üzücü sonuçlarla karşılaşabiliriz. Meslek hastalıkları hemen  ortaya çıkmaz. İnsanın ömründen ömür alır ve yaşam kalitesini düşürür” diye  konuştu. Meslek hastalıklarının iş yerinde maruz kalınan kimyasal maddelerle bağlı  olan, cilt hastalıkları, Pnömokonyozlar ve diğer mesleki solunum sistemi  hastalıkları, bulaşıcı hastalıklar ve fiziksel etkenlere bağlı oluşan hastalıklar  olduğunu ifade eden Yılmaz, “Fiziki etkenlerle olan hastalıklar, gürültü, ısı,  ışık, radyasyon, ergonomik riskler, manyetik alan radyasyon gibi hastalıklardır.  Son dönemlerde artan bilgisayar kullanımına bağlı oluşan hastalıklarda bu  kategoride yer alır” diye konuştu.

PERİYODİK MUAYENELER SAHTE

Yılmaz, mesleki hastalıklara yakalanan kişilerin diyabetik veya böbrek  hastaları gibi her hastaneye gidemediğini, gitse de tıp müfredatında iş yeri  hastalıklarının olmaması ve doktorların yeterli farkındalığı bulunmaması  nedeniyle bu hastalıkların teşhislerinin zorlaştığına dikkati çekti. Sanayide 330 bin değişik solventin tanımlandığını anlatan Yılmaz, şunları  kaydetti: “Alerji, astım, kanser etkeni olabilen bu maddeler, nörotoksik,  ototoksik, nefrotoksik gibi etkileri de olabilen maddelerdir. Ancak biz bunun  eğitimini almadığımız için testlere sokuyor sonra tekrar etkene geri  gönderiyoruz. Klinik bilgi eksikliği klasik hastanelerde bu hastalıkların  tanısının konulmasını zorlaştırıyor. Bu maddelere maruz işçiler hem klinisyen  desteği hem de laboratuvar desteği olmadığından; değişik tanılarla, değişik  hastanelerde tedavi edilmeye çalışılıyor. Bunların yanında iş yerlerinde yapılan  periyodik muayenelerin genellikle sahte olmasından kaynaklanan sorunlar, bu  teşhisleri zorlaştırıyor. Bu muayeneleri yapan kuruluşların yaptığı temel  testleri inceleyenler ise genellikle teknik yada sosyal alanlarda eğitim almış iş  müfettişleri. Yani eğitimleri tıp değil. Bu nedenle sonuçların sadece yapılıp  yapılmadığını görüyor, onları inceleyemiyorlar. Bunun yanında toplam bin 500  hastanemizde toksikoloji analizlerini yapan 5 hastanenin olması da bu  hastalıkların tespitini zorlaştıran önemli bir etken.”

40 BİN MESLEK HASTALIĞI VAKASI BULUNMASI GEREKİRKEN 534 KİŞİ TESPİT  EDİLDİ

Her bin işçi için yılda 4-12 yeni meslek hastalığı vakası bildirilmesi  gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Türkiye 10 milyonun üzerinde işçi olduğunu  düşündüğümüzde 40 bin işçi bulmamız gerekirken 534 kişi buluyoruz. Geri  kalanların nerede olduğunu bilmiyoruz. Çalışan, işi nedeniyle ölür veya  hastalanırsa devlet bunların geride kalanlarına bakıyor. Ancak bakıyoruz  2006-2011 arası bu mesleki hastalıklar nedeniyle ölen kişi sayısı 15. Diğer  hastalar tespit edilemiyor. Dolayısıyla yakınları da tazminatını alamıyor. Bir  hak kaybı var. Bunlar tespit edilebilse bu insanlar mağdur olmayacak” diye  konuştu. A.A

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:28 Haziran 2012Yayınlanma Tarihi:03 Temmuz 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.