KORKULARINIZLA YÜZLEŞİN

DHA

Toplumun yüzde 25-30'unun fobisi olduğunu belirten uzmanlar, bu korkuları yenmenin mümkün olduğunu söylüyor.

Doktor kontrolünde ilaç kullanımı ve bilişsel davranışçı terapi ile kaygı yaratan durumla başa çıkmanın yolları öğretiliyor, gevşeme teknikleri ile tedaviye destek sağlanıyor.

İstanbul Tıp Fakültesi Liyezon Kürsüsü Başkanı, Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Sedat Özkan, fobilerle (korku) ilgili sorularımızı yanıtladı...

FOBİ NEDİR?

Gerçekte korku yaratmayacak bir objeye, eyleme veya duruma karşı aşırı korku duyma ve kaçınma davranışında bulunmaya 'fobi' denir. Fobik kişiler belli bir durum, nesne veya aktivite ile karşılaştığında aşırı kaygı duyar. Fobiler normal korkulardan yoğunluk, süre, mantık dışılık ve yeti kaybına neden oluşu ile ayrılırlar.

FOBİLERİN GÖRÜLME SIKLIĞI NEDİR?

Fobiler en yaygın psikiyatrik hastalık grubudur. Araştırmalarda toplumda yüzde 10 oranında fobik olduğu söylenmekle birlikte, tahminen bu değer yüzde 25-30 dolayındadır. Araştırmalarda fobi sıklığının beklenenden düşük çıkmasının en önemli nedeni, bu kişilerin hastalıklarının farkında olmaması ve tedaviye başvuruların az olmasıdır. Fobik durumlar kadınlarda erkeklere göre daha sık görülür.

SIK GÖRÜLEN FOBİLER HANGİLERİ?

Hayvanlar (yılan, köpek, kuş), böcekler (örümcek, arı), yükseklik korkusu asansör korkusu, uçağa binmek ya da araba kullanmak, kan görmek veya iğne yaptırmak en sık görülen fobiler arasında sayılabilir.

FOBİ BELİRTİLERİ NELERDİR?

Korku yaratan obje, durum ya da aktivite ile karşılaşıldığında kaygı belirtileri ortaya çıkar. Panik atakta görülen belirtilerin hemen hepsi fobik durumla karşılaşıldığında ortaya çıkabilir. Çarpıntı, yüz kızarması, titreme, bulanık görme, nefes darlığı, ağız kuruluğu gibi belirtiler görülebilir.

FOBİ NEDENLERİ NELERDİR?

Fobilerin ailesel olduğu konusunda kanıtlar vardır. Yaralanma ve kan korkusunda ailesel ilişki daha güçlüdür. Basit fobiklerin akrabalarında bu hastalığın görülme olasılığı üç-dört kat daha fazladır.

FOBİK DAVRANIŞ BAŞKA HANGİ BOZUKLUKLARDA GÖRÜLEBİLİR?

Şizofreni veya major depresyonda değişik fobik belirtiler olabilir. Obsesif kompulsif bozuklukta (takıntı), kirlenme ve bulaşmayla ilgili fobik kaçınma sık olarak izlenir. Travma sonrası stres bozukluğunda, hasta ilk travmaya benzeyen durumlarda fobik belirtileri taklit eden belirtiler gösterir.

TEDAVİ EDİLMEYEN FOBİLERDE SEYİR NASILDIR?

Tedavi edilmeyen olgular süreğen ve dalgalanan bir seyir gösterir. Çocukluk çağı ve erken ergenlik döneminde başlayan özgül fobiler düzelme ve kaybolma eğilimi gösterir. Belirtilerin başlamasından beş yıl sonra olguların yaklaşık yarısı belirtisiz olmaktadır. Ergenlik döneminden sonra başlayan fobiler uzun süre devam eder.

FOBİLERİN NEDENLERİ NELERDİR?

Fobilerin gerçek nedenleri bilinmiyor. Öne sürülen fobi nedenleri türlerine göre değişmekle birlikte, aynı fobi türünde de kişiden kişiye değişiklik görülür. Ruhsal rahatsızlıkların çoğunda olduğu gibi fobilerde de neden biyolojik, genetik ve çevreseldir. Bazı fobilerde genetik yatkınlık fazladır. Bazı insanlarda adrenalin ve noradrenalin hormonlarının salınımının fazla olmasının veya etkilenen organların bu maddelere normal insanlara göre daha duyarlı olmasının bu hastalığa yol açtığı ileri sürülmektedir. Verilen ilaç tedavileri de bu maddelerin salınımını veya bedensel duyarlılığı azaltmaya yöneliktir. Psikiyatride fobilerin geçmiş yaşantılara bağlantılı olarak geliştiği yolunda ispatlanmamış çeşitli teorileri mevcuttur. Freud'a göre fobiler bilinç dışı çatışmalarla ilgilidir ve ödipal kompleks ile ilişkisi vardır. Bastırılmış, bilinç dışına itilmiş bazı korkular yer değiştirerek normalde kaygı yaratmayacak bir nesne veya duruma yöneltilir ve bu şekilde fobiler gelişir.

FOBİ TEDAVİSİNİN BASAMAKLARI NELERDİR?

Fobi tedavisinde amaç kişinin kaçınma davranışını önlemek ve belli durumlarda ortaya çıkan kaygıyı azaltmaktır. Antidepresan ilaçlarla birlikte değişik psikoterapi yöntemleri uygulanabilir. Fobilerde en sık kullanılan terapi türü bilişsel davranışçı terapidir. Bilişsel davranışçı terapide en sık kullanılan teknik yüzleştirme tedavisidir. Bu yöntemde kişinin korku yaratan durum veya nesnenin üzerine giderek, ortaya çıkan kaygı ile başa çıkması öğretilir. Gevşeme teknikleri ve nefes eğitimi tedaviye yardımcı unsurlardır. Tedavi süresi hastalığın şiddeti, yaygınlığı ve kişinin özelliklerine göre değişir. İlaç tedavisine yanıt ilk birkaç haftada alınır. Ancak tam düzelme daha uzun zamanda gerçekleşir. İlaçlara bir yıl devam etmek gerekir.


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:29 Kasım 2009

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.