Epilepsi hakkında her şey

Halk arasında ‘sara hastalığı’ olarak bilinen epilepsi çok dirençli değilse genellikle doğru teşhis ve doğru ilaçla 2-5 yıl arasında büyük ölçüde ortadan kaybolabiliyor.

Halk arasında “sara hastalığı” olarak bilinen epilepside, beyni oluşturan hücrelerin aşırı uyarılmasına bağlı olarak vücutta kasılma, bayılma, idrar kaçırma, el kol atması ve şuur kaybına kadar giden belirtiler yaşam kalitesini oldukça düşürüyor. Epilepsinin bebeklikte, çocuklukta ve gençlikte görülen birçok türü olduğuna değinen uzmanlar, “Hastalık çok dirençli değilse genellikle doğru teşhis ve doğru ilaçla 2-5 yıl arasında tamamen ortadan kaybolabiliyor. Fakat herhangi bir nedene bağlı olarak ortaya çıkan epilepsilerde ömür boyu ilaç kullanmak gerekiyor” diyor.Uzmanlar, epilepsi hastalığıyla ilgili merak edilen soruları şöyle yanıtlıyor:

EPİLEPSİ SIK GÖRÜLEN BİR HASTALIK MI?

Epilepsi hastalığı maalesef sanıldığından çok daha fazla görülen ve insanların kusur olarak gördükleri, bu nedenle çevreden sakladıkları bir hastalık. Klinik deneyimlere göre, saklanma oranları çok yüksek olduğu için gerçek epilepsi hastasının ancak yüzde 20’sinin doktora başvurduğu düşünülüyor. Oysa epilepsi bebek döneminden itibaren kendini belli edebilen bir hastalık. Bebeklikte, çocuklukta, gençlikte görülen birçok tipi var. Genellikle bu yaşlarda ortaya çıkıyor. Ergenlikten sonra gelişen epilepsi nöbetlerinin altında ise başka bir hastalık aramak gerekiyor. Birçok görüş öne sürülse de, primer denilen ve erken dönemde açığa çıkan epilepsinin nedeni tam olarak belli değil. Fakat sekonder denilen epileptik nöbetlerin nedenleri belli; genellik yani kafa travmaların ve felç sonrası, beyin kanamaları ve beyin tümörü operasyonlarına bağlı olarak ortaya çıkıyor.

TAMAMEN İYİLEŞMESİ MÜMKÜN MÜ?

Genellikle çok dirençli değilse primer tip epilepsiler doğru teşhis ve doğru ilaçla 2 – 5 yıl arasında tamamen ortadan kayboluyor. Fakat herhangi sebebe bağlı olarak meydana gelen epilepsilerde ilacı maalesef ömür boyu kullanmak gerekiyor. Çünkü beynin o bölgesinde hasar olduğu için uyarısı daima bozuk kalıyor.

FARKLI EPİLEPSİ TİPLERİ VAR

Epilepside beyindeki uyarı bozukluğu beynin bir bölgesinde olduğu gibi tamamında da görülebiliyor. Beyindeki uyarıların yerine göre nöbetin tipi ve derecesi de farklı oluyor. Yani hastalar her epileptik nöbette ağızdan köpük çıkararak ve yerde kasılarak bayılmıyor. Epilepsinin basit bir kol atmasından ve başın bir tarafa dönmesinden tutun da duygusal açıdan da farklılık gösterilmesine neden olan birçok nöbet tipi var. Örneğin hasta saldırgan tutumlar sergileyebiliyor, nerede olduğunu bilmeyebiliyor, daha önce yaşamadığı bir şeyi yaşamış gibi algılayabiliyor.

EPİLEPSİ TEDAVİSİ GÜNÜMÜZDE NASIL YAPILIYOR?

Epilepsi tedavisinde mutlak bir şey var ki o da sürekli ilaç kullanmak. Hastaların doktor kontrolünde nöbetin bittiğine dair bulgular kanıtlanıncaya kadar her gün ilaç almaları gerekiyor, çünkü düzensiz ilaç kullanımı epilepsi tedavisinde başarısızlık yaratıyor. Epilepsiden şüphelenilen hastaya öncelikle bir beyin MR’ı ya da beyin tomografisi çekip epilepsiye neden olan bir etkenin olup olmadığını araştırmak gerekiyor. Epilepsi tanısı EEG ya da beyin elektrosuyla konuluyor ve bununla takip ediliyor. Beynin hangi bölgesinde uyarı varsa elektro bunu gösteriyor, hastalığın derecesi ve şiddetini doktorun tespit etmesini sağlıyor. EEG, günümüzde bunu sağlayan tek teşhis cihazı. Ayrıca hasta ilacı kullanırken ilaç dozunun kandaki seviyesinin mutlaka kontrol edilmesi gerekiyor.

EPİLEPSİ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAMLARINDA NELERE DİKKAT ETMELERİ GEREKİYOR?

Epileptik nöbetler genellikle dikkatin dağıldığı anı yakalıyor. Dolayısıyla epilepsi hastaları ilaç kullansalar bile dikkatlerini dağıtacak kadar yorulmamalı. Uykusuz ve aç kalmamaları, dikkati dağıtacak aşırı alkolden kaçınmaları gerekiyor. Bu durumlarda nöbet geçirme riski mutlaka artıyor. Tedavileri tamamlanmamış epileptik kadınların zihnini kurcalayan en büyük sorun ise hamilelikte nöbetin olup olmaması. Epilepsi hastaları ilacı kontrollü aldıkları takdirde hiçbir sorun yaşamıyorlar.

NÖBETE GİREN İNSANA MÜDAHALE ETMEK GEREKİR Mİ?

Nöbette şuuru kaybolmuşsa hasta nöbeti hatırlamıyor. Ayrıca nöbetlerin  bir iki saniyeden saatlerce uzadığı durumlar söz konusu olabiliyor. Nöbetler sürekli bir hal alabiliyor, hayati bir tehlike bile olabiliyor. Bunun için nöbet geçiren kişiyi görünce zarar vermeyecek bir pozisyona getirmek, kendi haline bırakmak, zarar verecek davranışlarda bulunmamak lazım. Nöbet başladıktan sonra bir sağlık kuruluşundan yardım almak gerekiyor.

EPİLEPSİ TEDAVİSİNDE CERRAHİNİN YERİ VAR MIDIR?

Dirençli bazı vakalarda ve çok özel bazı epilepsi türlerinde epilepsi cerrahisi uygulanıyor. Eğer uyarı beynin tek bölgesinden kaynaklanıyorsa cerrahiyle o bölge etkisiz hale getiriliyor. Epilepsi hastalarının “ameliyat olur ve kurtulurum” şeklinde yanlış bir kanıya kapılmamaları gerekiyor. Çünkü cerrahi sadece belli bir epilepsi türünde başarı sağlıyor. İlaçla kontrol altına alınmayan bir epilepsi türü ilaçla kontrol edilebilir bir hale geldiyse, bu tedavinin başarılı olduğu anlamına geliyor. Dolayısıyla bu hastalıkta doktor kontrolünde düzenli ilaç tedavisi almak başarı için esastır.  Hürriyet


Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:26 Aralık 2011Yayınlanma Tarihi:27 Aralık 2011

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.