Dengeli beslenen çocuk daha başarılı

Çocuklarda yeterli uyku ve düzenli beslenme okul başarısını artırırken obeziteye de engel oluyor.

Çocuklarda yeterli uyku ve düzenli beslenme okul başarısını artırırken obeziteye de engel oluyor.

İstanbul Üniversitesi  (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim  Üyesi Prof. Dr. Gülbin Gökçay, çocuklarda yeterli uyku ve düzenli beslenmenin  okul başarısını artırırken obeziteye de engel olduğunu bildirdi. Prof. Dr. Gökçay,  düzenli ve dengeli  beslenmeyen çocukların fiziksel ve zihinsel gelişiminin geri kaldığını, bu  çocukların iştahsız olduğunu, kavrama ve öğrenme yeteneklerinin azaldığını,  huzursuz ve sinirli olduklarını, daha sık hastalandıklarını ve erişkin dönemdeki  sağlıklarının olumsuz etkilendiğini ifade etti. Dengeli beslenen çocukların ise daha az hastalandığını, bir konu üzerinde  dikkatini daha fazla yoğunlaştırdığını, anlatılanları daha kolay kavradığını ve  unutmadığını, zihinsel ve fiziksel gelişimlerinin daha hızlı olduğunu anlatan  Gökçay, dengeli ve yeterli beslenme için her öğünde 4 temel besin grubundan  yiyeceklerin alınması gerektiğine dikkati çekti. Söz konusu besinleri süt-süt ürünleri, meyve-sebze, tahıllar (ekmek,  makarna, pilav ve benzeri) ve et-et ürünleri-baklagiller olduğunu belirten  Gökçay, çocuk beslenmesinde zeytinyağının önemli bir yere sahip olduğunu,  ailelerin zeytinyağı kullanmaya özen göstermesi gerektiğini, ayrıca, haftada 3  kez kırmızı et, haftada 2 kez balık (özellikle hamsi ve sardalya gibi yağlı  balıklar) tüketiminin çocuk sağlığı açısından büyük önem taşıdığını kaydetti. Beslenmede çeşitliliğe önem verilmesi, anne, baba, büyük kardeşler ve  öğretmenlerin sağlıklı ve dengeli beslenme açısından örnek olması gerektiğini  vurgulayan Gökçay, ana sınıfı ve ilkokul dönemi çocuklarının gelişimi açısından  beslenme ve uyku saatlerinin düzenli olması gerektiğini vurguladı.

OKULDA DAHA BAŞARILI OLMANIN YOLLARI

“KAHVALTI YAPAN ÇOCUKLARIN OKUL BAŞARILARI DAHA YÜKSEK”

Prof. Dr. Gülbin Gökçay, “Hep aynı saatte beslenmeli ve uykuya  yatmalıdırlar. Günde en az 8 saat uyumalıdırlar. Erken yatmak, en geç saat 22.00  civarında uyumak fiziksel gelişim açısından önemlidir. Ayrıca erken yatan  çocuklar daha rahat olarak erken kalktıkları için kahvaltı için daha bol zaman  bulmakta ve daha zengin bir kahvaltı yapmaktadırlar. Araştırmalar, kahvaltı yapan  çocukların okul başarılarının daha yüksek olduğunu göstermektedir. Yeterli uyku  ve düzenli beslenme okul başarısını artırırken obeziteye de engel oluyor” diye  konuştu.

ÇOCUĞUNUZLA DOĞRU İLETİŞİM KURUN

Sağlıklı ve düzenli beslenen çocuklarda beynin daha iyi çalıştığını,  öğrenilenlerin daha iyi akılda kaldığını, yetersiz beslenme durumunda ise birçok  vitamin ve mineral eksikliğinin ortaya çıktığını, bu durumun zihinsel gelişimi  olumsuz etkilediğini belirten Gökçay, okul döneminde düzensiz beslenme ve gelişen  abur-cubur alışkanlığının, şişmanlığa yol açtığını, ayrıca, ileride bu kişilerde  alerjik hastalıklar, şeker hastalığı, hipertansiyon, damar sertliği gibi  sorunların daha fazla görüldüğünü söyledi. Düzenli sebze-meyve tüketiminin birçok kanser türüne karşı koruyucu  olduğuna işaret eden Gökçay, “Erişkin sağlığının temelleri çocukluk döneminde  atılır. Sağlıklı beslenen çocuklarda ileri yaşta kalp hastalığı, kemik erimesi,  bazı kanser türleri, damar sertliği, hipertansiyon ve şeker hastalığı daha az  görülmektedir” dedi.

ÖNERİLER

Prof. Dr. Gökçay, sağlıklı yiyeceklerden kaçınan çocuklar için önerilerde  bulunurken, “Ebeveynler örnek olmalıdır. Eve alınmaz ise çocuk da yemez. Ayrıca,  bu tip yiyeceklerin halka doğrudan reklamı (televizyon, yazılı basın gibi)  yasaklanmalıdır. Reklamlarda çocuklar kullanılmamalıdır. Okul yemekleri bu açıdan  örnek olacak biçimde düzenlenmelidir” şeklinde konuştu. Çocukların şeker ve tuz tüketimiyle ilgili olarak da Gökçay, şekerin  doğrudan tüketilmesinden olabildiğince kaçınılması gerektiğini, böylece şeker  hastalığı, şişmanlık, damar sertliği ve karaciğer sirozu gibi hastalıkların  gelişmesinin önemli ölçüde önlenebileceğini, tuz kullanımının ise böbrek taşı ve  kalp hastalıklarına yol açtığını, bundan dolayı olabildiğince az kullanılmasının  yararlı olacağını kaydetti. A.A

Paylaş

Görüntülenme:
Güncellenme Tarihi:07 Eylül 2012Yayınlanma Tarihi:21 Eylül 2012

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.