Mutsuz Çocuk Kalmasın - 'Hiperman' Çocuk

'Hiperman' Çocuk

Aceleci, huzursuz, ele-avuca sığmıyor, kural tanımıyor. Hiperaktif çocuk, hayatı hızlı çekimde yaşıyor. Tedaviye geç kalındığında ise ergenlikte depresyon ve bağımlılık riski artıyor. Uzmanlar uyarıyor: Cezalandırmayın, hastalığı kabul edin

Yorulmaz, uyumaz, çalışmaz

Bebekliğinde çok ağlıyor, günde 5 saat uyuyor, geri kalan zamanı bol hareketle geçiriyor, yorulma kelimesinin anlamını bilmiyor, isteklerinin hemen yerine getirilmesi gerekiyor, birinin sözünü bitirmesini bekleyemiyor. Hiperaktivite sorunu olan bir çocuğun annesi anlatıyor: '4 yaşındayken kapının kilidini açıp caddeye fırladı. Yoldan geçen birinin müdahalesiyle şans eseri son anda bir arabanın altında kalmaktan kurtuldu. Anaokuluna zor kabul edildi. Hiçbir oyuncakla uzun süre oynamadı. 10 dakikadan fazla derse adapte olamıyor. Derste kalorifer borusuna tırmanıyor. 9 yaşındayken öğretmeninin isteği üzerine psikolojik yardım almaya yöneldik.'

Aileye havlu attıran bu mücadelenin sonunda hiperaktivite teşhisi konuyor. Birçok hastanın hikayesi benzer. Yaramaz, hareketli, çok zeki olduğu için yerinde duramıyor, özgürlüğüne düşkün çocuk ... Tüm bu söylemler sonunda dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu teşhisinde buluşuyor. Dikkatlerini toplayamadıkları için okulda başarısızlık kaçınılmaz hale geliyor. Milli Eğitim Bakanlığı, hiperaktif çocukların okuldaki başarısını artırmak için 14 ilde uygulanacak bir proje hazırladığını açıkladı. Bu okullardaki hiperaktivite bozukluğu ve dikkat eksikliği bulunan öğrencilerin tespit edilip gerekli önlemlerin alınması hedefleniyor.

 

Madde bağımlılığı riski var

Araştırmalar hastalığın yüzde 3-8 oranında görüldüğünü ortaya koyuyor. Erkeklerde 3-6 kat daha fazla görülüyor. Hastalığın belirtilerinin en az üçte biri erişkin yaşlara taşınıyor. Memory Center Nöropsikiyatri Merkezi'nden Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Ahmet Çevikaslan, hastalığı şöyle tanımlıyor: 'Temelde aşırı hareketlilik, yoğun dürtüsellik, dikkat eksikliğiyle tipik ve bu belirtilere bağlı birçok problemin görülebildiği bir hastalıktır. Aşırı hareketlilik tanımıyla sakin oturması beklenilen durumlarda çocuğun kendisini kontrol etmekte zorlanması kastedilir, bu nedenle bulunduğu çevrede dikkati dağılır, sürekli enerji doludur, hareketli oyunları ve aktiviteleri tercih eder, çevreden sürekli uyarı alsa bile hareketliliğini sınırlamakta zorlanır. Dikkat eksikliği ise bu çocukların zeka performanslarını kullanmalarındaki en önemli engeldir. Tedavisiz kaldığında ileriki dönemlerde depresyon ve madde bağımlılığı riski yüksektir.'

 

 

Tedavi edilmediğinde unutkan oluyor

Uzman Psikolog Aynur Sayım, tedavi edilmeyen ve zamanında müdahale yapılmayan çocuklarda ileriki yaşlarda unutkanlık riskinin arttığını belirterek '12-15 yaşlarından itibaren (ergenlikle başlayan) dürtüsellikte artış, davranış bozuklukları görülebilmektedir. Bu nedenle aileler çocuklarını iyi gözlemlemeli, gerekli yardımı almaktan kaçınmamalı. Anne, baba ve öğretmen çocuğa ortak mesaj vermeli' diyor. Uzman Psikolog Aynur Sayım, tedavi hakkında şu bilgileri veriyor:

Uzm. Psikolog Aynur Sayım

Önce testler ve tetkikler (Nöropsikolojik tarama-kişilik analizi ve beynin bioelektrik haritası) yapıldıktan sonra teşhis konuluyor ve tedavi programı saptanıyor. Tedavide önemli olan ekip çalışmasıdır. (Nörolog-psikiyatrist-psikolog işbirliği yapmalı.)

Tedavide ilaçların yararı yüzde 70-90 oranında.

Çocuklarda hiperaktivite, dikkat geliştirici 'nörobiofeedback' yöntemiyle de tedavi ediliyor. Ani ve düşüncesiz hareketleri ortadan kaldıran bu yöntemde önce, 'beyin haritalama' denilen sistemle, nerede yavaşlama var, neresi gereğinden daha yavaş ya da hızlı çalışıyor, normal düzeni bozuyor tespit ediliyor. Tespit edilen bölge elektrotlarla eğitiliyor.

Zihin ve dikkat geliştirme çalışmalarını kapsayan REHA-COM sistemi de özellikle dikkat eksikliği ve dürtüsellik problemlerinde etkili oluyor.

 

Kesin nedeni bilinmiyor

Hastalığın nedeninin tam olarak bilinmediğini kaydeden Dr. Ahmet Çevikaslan, 'Teşhis konan bazı çocukların birinci dereceden yakınlarında da benzer yakınmalar bulunması hastalığın ortaya çıkmasında genetik yatkınlığın rolünü düşündürüyor. Yapılan çeşitli araştırmalarda beyinde noradrenalin, dopamin gibi bazı maddelerin dengelerinde ve yine çeşitli beyin bölgelerinde yapısal ve işlevsel farklılıklar bulunmuştur. Biyolojik bir zeminde psikososyal etkenlerin tetiklemesi ile ortaya çıktığı ileri sürülebilir' diyor.

 

Öğretmene özel test

Conner's Öğretmen Formu'nu "Hiçbir zaman, nadiren, sıklıkla, her zaman" diyerek yanıtlayın.

1. Elleri, ayakları sürekli hareket eder.

2. Beklenmeyen zamanlarda uyumsuz sesler çıkarır.

3. İstekleri hemen yerine getirilmelidir.

4. Bilmiş tavırları vardır, bilgiçlik taslar.

5. Aniden parlar, ne yapacağı belli olmaz.

6. Eleştiriyi kaldıramaz.

7. Dikkatini belli bir süre belli bir konu üzerinde toplayamaz. Dikkatini sürdüremez.

8. Diğer çocukları rahatsız eder.

9. Hayallere dalar.

10. Somurtur, surat asar.

11. Mizacı ya da duyguları ani ve belirgin olarak değişir.

12. Kavgacıdır.

13. Büyüklerin sözünden çıkmaz.

14. Yerinde rahat duramaz.

15. Kolayca heyecanlanır, düşünmeden hareket eder.

16. Öğretmenin ilgisi üzerinde olsun ister.

17. Genellikle arkadaş grubuna alınmaz.

18. Başka çocuklar tarafından kolayca yönlendirilir.

19. Oyun kurallarına uymaz, mızıkçıdır.

20. Liderlik özelliğinden yoksundur.

21. Başladığı işin sonunu getiremez.

22. Çocuksudur, olduğundan daha küçükmüş gibi davranır.

23. Hatalarını inkar edip suçu başkalarına atar.

24. Diğer çocuklarla iyi geçinemez.

25. Sınıf arkadaşlarıyla yardımlaşmaz.

26. Zorluklar karşısında morali çabuk bozulur, kolay pes eder.

27. Öğretmenle işbirliğine girmez.

28. Öğrenme güçlüğü çeker.

Değerlendirme: Ölçeği dolduran öğretmen, çocuğun durumunu ifade eden en uygun şıkkı seçer. Hiçbir zaman (0), nadiren (1), sıklıkla (2), her zaman (3) puan şeklinde sonuç hesaplanır. Tüm dünyada yaygın şekilde uygulanan Conner's ölçeğine göre; öğrencisini değerlendiren öğretmen toplam 40 puan ve üzerinde bir puanla karşılaşmışsa sonuç anlamlı olarak kabul ediliyor. Bu durumda çocuğun bir uzman tarafından muayene edilmesi öneriliyor.

 

 

//www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2003/12/02/yazidizi/yazidizi1.html


Paylaş

Görüntülenme:
Yayınlanma Tarihi:02 Aralık 2003

© 2024e-Psikiyatri.com, bir NPGRUP sitesidir,
e-Psikiyatri.com bir NPGRUP sitesidir. Bu sitede verilen bilgiler, site ziyaretçilerinin/hastaların hekimleriyle mevcut ilişkilerini ikame etmek değil, desteklemek için tasarlanmıştır. Bu sitede yer alan bilgiler bir hekime danışmanın yerine geçmez. Tüm hakları saklıdır.